İngilizce Kaynak Seçimi Nasıl Olmalı?

İngilizce kaynak seçimi

İngilizce çalışırken kaynak seçimi doğru yapmanız çok önemli bir husustur. Dili akıcı bir şekilde kullanabilmemiz onu “kendimize mal edebilmemiz” e bağlıdır. Yani edinmemize. Anadillerimizi edindiğimiz gibi. Bu edinim süreci “öğrenme” sürecinden biraz daha farkı seyreder. Doğrudan bilinçli bir şekilde ve doğrudan dil kurallarını dikkate alarak değil de, yerine ana dillerimizi edindiğimiz süreçte olduğu gibi duymaya (buna okuma da eklenmelidir) dayalı bir ve daha “keşif bazlı” ve “bilinçaltı öğrenimi” içeren bir süreç.

Okurken, dinlerken veya izlerken kullandığımız kaynaklarla ilgili olarak şu üç kurala dikkat etmemiz bu süreci daha eğlenceli ve daha verimli hale getirecektir.

Kaynaklarınız Anlaşılabilir olmalı

Dil Edinim sürecindeki en önemli faktör “anlaşılabilir girdilerdir”. Edinim sürecimizi bizim için anlaşılabilir olan okuma, dinleme ve izleme aktiviteleriyle hedef dile maruz kalarak etkin hale getirebiliriz. Bu nedenle, İngilizce çalışırken kullandığımız bütün kaynakların (okuma metni, dinleme materyalleri veya videolar) anlaşılabilir olması ön koşulumuzdur. Kaynakları seçerken mevcut dil seviyemizin mümkünse çok az ilerisindeki materyalleri tercih etmeliyiz. Bu materyaller ne seviyemizin çok altında ne de çok üzerinde olmalıdır. Tabi ki, hedef dile maruz kalma süreciniz arttıkça, seviyeniz de giderek artacaktır.

Kaynaklarınız İlgi Çekici Olmalı:

İlgimizi çeken kaynaklar bizi bu aktiviteleri yapmaya ve daha iyi odaklanmamıza doğal olarak motive eder. Materyallere nüfuz edercesine odaklanabilmemiz onlardan maksimum yararı sağlayabilmenizi temin eder. İngilizce kaynak seçimi yaparken özellikle merak ettiğimiz ve öğrenmek istediğimiz materyallere öncelik vermeliz. Kendimize ait mikro çalışma alanımızda makro seviyede edinmeyi böylece imkanlı hale getirmiş oluruz. Bu aynı zamanda sürecin devamlılığını motive eden ana unsurlardan biri haline gelir.

Çalışmalarınız Devamlılık Esasına Uygun olmalı:

Birçok şeyde olduğu gibi dil ediniminde de devamlılık başarının önemli kalemlerindendir. Bir düzen içinde dile maruz kalmanız, benzeri ifadelere tekrar tekrar maruz kalarak pekiştirme sürecine dönüşür. Bu ise dilin zaman içinde bilinçaltınıza iyice yerleşmesini sağlar. Dolayısıyla “edinim” dile düzenli bir şekilde maruz kalmanızın bir sonucu olur.

Aksi durumda ise maruz kaldığınız bilgiler, her ne kadar bilginin kalıcı olduğu anladığınızı düşünseniz bile unutulup gitmeye mahkûmdur. Bilgilerin kalıcı belleğimize yerleşmesi için kişiden kişiye farklılık gösteren tekrarlarda tekrar edilerek pekiştirilmesi gerekir. Bu normal bir öğrenim hızına sahip birisi için yaklaşık 20 tekrardır. Tabi ki bu tekrarların birden değil, belli aralıklarla olması gerekir.

Kopuk kopuk bilgilere maruz kalmak yerine bütün oluşturabilecek şekilde maruz kalmak bu süreci hızlandırır. Dolayısıyla bir birini destekleyen veya devamı olan kaynakları kullanmak daha yararlıdır. Örneğin farklı farklı konularda kısa metinler yerine uzun metinleri tercih etmeniz veya film izlemek yerine dizi izlemeyi tercih etmeniz, süreç içindeki edinim seviyenizi arttıracaktır.


Son yazılar: